Sadakatsizlik, ayrılık nedeni olarak ilk sıralarda oynayan bir durumdur. Memnuniyet abidesi gibi görünen çiftlerin bile birbirini aldattığına şahit olmuşsunuzdur. İnsanları bunu yapmaya iten tonlarca sebep olmasına rağmen, aldatmanın kötü bakımdan mı yoksa sebebin mi olduğu sorusu her zaman havada kalıyor. İşte bu sorunun cevabını arayan yeni bir araştırma, içeriğimizde inceledik! Buyrun… ?
Kaynak: https://www.psypost.org/2023/02/relat…
Aldatma, çiftlerin ilişkilerini kesmelerinin ana nedenlerinden biridir.
Tüm toplumlarda kınanan sadakatsizliğin nedenleri, genellikle ilişkilerdeki sorunlara atıfta bulunularak incelenir. Ancak bunun kötü bir ilişkinin sonucu mu yoksa ilginin bozulmasının nedeni mi olduğu sorusu her zaman cevapsız kalmaktadır. İçeriğimizde bu soruya odaklanan 12 yıllık bir çalışmanın detaylarını inceleyeceğiz. ?
Psikolojik yaklaşımların ve çift terapilerinin genel olarak aldatma eyleminin ilişki üzerindeki etkisine odaklandığını görüyoruz.
Almanya’da Olga Stavrova liderliğindeki bir araştırma, sadakatsizliğin kopan bağların nedeni değil, sonucu olduğunu savunuyor. Aldatmadan sonra ilişkinin sorunlu hale geldiği elbette kabul ediliyor ancak bu durum araştırma öncesinde durumun pek de parlak olmadığını gösteriyor.
Araştırma grubu, 2008 yılından bu yana toplam 12 bin kişiyi inceleyerek elde ettiği verileri analiz ederek işe başladı.
Katılımcılar, aldatan ve aldatan olarak ikiye ayrıldı ve yaşamdan memnuniyetleri, bağa bağlılıkları ve ilişkide iyi oluşları hakkında bilgi toplandı. Bu bilgiler çiftin çocuklarından memnuniyet gibi faktörler eklenerek analiz edilmiştir.
Sonuç olarak her iki grubun daha önce de yaşamdan ve ilişkilerden memnun olmadığı, sık sık tartıştıkları öğrenildi.
Ayrıca olaydan sonra aldatan tarafların mağdurlara göre özgüvenlerinin daha belirgin bir şekilde azaldığı ve bağdan zevk alamamaya başladıkları görülmüştür. Sonuç olarak, ilişkinin kötü gidişatının aldatmadan çok önce başladığı anlaşıldı.
Aldatmadan önce bile ilişkiye bağlılıkları yüksek olan tarafların olaydan sonra refah düzeylerinde herhangi bir değişiklik olmadığı görülmüştür.
Bu, aldatılan ve aldatılan kişiler için de geçerliydi. Öte yandan, bağa bağlılıklarının düşük olduğu durumlarda kopya olayı sonrasında iyi oluşlarının arttığı gözlemlenmiştir.
Ayrıca bir başka sonuç da erkeklerin kadınlara göre aldatmaya daha yatkın olduğuydu.
Aldattıktan sonra partnerinden ayrılan kişilerin refah düzeyinin ilerleyen yıllarda ne yazık ki artmadığı gözlemlendi. Sadakatsiz hanımlar ve menfaate gerçekten bağlı olmayan kişiler için mesele tam tersiydi.
Sonuç olarak bu araştırmanın kopya çekme konusuna yeni bir bakış açısı getirdiği söylenebilir.
Ancak, bu çalışmada yer almayan daha birçok faktörün olduğunu belirtmek gerekir. Sonuçta aldatmanın tek taraflı olmadığı durumlar ve sadakatsizliğin tanımının kişiden kişiye değişmesi gibi farklı kriterler var.
Peki siz bu bahis hakkında ne düşünüyorsunuz? Yorumlarınızı bekliyoruz! ?